TAŞOLUK « Kırıkhan Olay Gazetesi-Hatay'da Hızlı doğru tarafsız haberciliğin merkezi

22 Aralık 2024 - 05:08

TAŞOLUK

TAŞOLUK
Son Güncelleme :

07 Aralık 2022 - 10:27

Bir canlı olarak hayatımızı devam ettirdiğimiz dünyamız hava, su ve taşküreden meydana gelmektedir. Bunlardan birinin olmaması durumunda yeryüzünde “canlılar küresinden” söz edilmez. Bir canlı olarak varlığımızı; soluduğumuz temiz havaya, yerleştiğimiz taştan ibaret toprağa, gökten yağan rahmete ve o rahmet damlalarının yeşerttiği bitkilere muhtacız.

Taş ve oluk tarımı ve temizliği simgeleyen iki anlamlı kelime. Hayatın kaynağı olduğu için buz gibi akan su nimetine ab-ı hayat denilmiştir. Su gibi aziz olmamız istenmiştir. Kadim edebiyatımızda medeniyetimizi ve kültürümüzü süsleyen bu iki kavrama çok rastlarız. Karataş, Kızıltaş, Uzunoluk, Kocaoluk, Karasu, Soğuksu, Ilıkpınar, Yassıpınar ilk aklımıza gelenler.

Bu seyahatimizde yolumuz Antakya-Kahramanmaraş oluğunun, Kırıkhan-Hassa yolunun batısında yer alan, sıra halinde kuzeydoğuya uzanan Nur Dağları’nın eteklerinde kurulmuş Kırıkhan’a bağlı “Taşoluk” mahallesine uğruyor. Yeryüzünün yeniden hayata dönüştüğü bir ilkbahar mevsiminin mayıs ayında eşim ve oğlum Masum ’la birlikte arkadaşı Serdar’ın kaptanlığında öğretmen annesinin ve anneannesi Fatma teyzenin misafiri oluyoruz.

Taşoluk, bizi baharın tüm canlılığı ve yeşilliği ile karşılıyor. Etraf rengarenk çiçeklerle bezenmiş. Alı, sarısı, mavisi, pembesi, moru yüzümüze gülüyor. Papatyalar ve gelincikler gözümüzü okşuyor. Gül, ıhlamur ve portakal çiçeklerinin enfes kokuları burunlarımıza haz veriyor. Parmak iriliğindeki şipşirin dutlarla ve başından kopardığımız yeni dünyalarla midemize ziyafet çekiyoruz.

Fatma teyze okulun lojmanında ikamet ediyor. Okula ve bahçesine gül gibi bakıyor. Şuan okul hizmet vermiyormuş. Bir zamanlar bu okuldan yüzlerce genç okuyup geleceği kazanmış. Profesörler, doktorlar, hukukçular, subaylar, mühendisler, öğretmenler, gazeteciler, teknisyenler, demircilik ve doğramacılık gibi zanaatkârlar yetişmiş. Kırıkhan çevresinin okuyan insan sayısının ve önemli makamlarda yer alanların en fazla olduğu köyü olmuş Taşoluk. Kültür birikimi, eğitim seviyesi, yetişmişlik düzeyi ve akraba bağlılığının en olgun olduğu en gözde diyarımız burası. Hemen herkes okuma yazmayı biliyor, sosyal etkinlikler fevkalâde. Hemen hepsi hoşgörülü, tatlıdilli, yardımsever ve kültürlü insanlar.

Ortaokulda iken dersime giren Hanifi Kaya ve Hasan Karaca ile Lisede kimya dersime giren Metin Karaca hocalarım bu köyden. Ayrıca ortaokulda Fransızca dersime giren Ahmet Erdoğan Gündüzalp hocam bu köyde uzun bir süre öğretmenlik yapmış. Bu muhterem insan bu köydeki gençlerle piyes çevirecek kadar onları eğitmiş ve yetiştirmiştir. Kaderin cilvesine bakın ki bu köyden benimde birçok öğrencim oldu.

Taşoluk sahip olduğu suların hayat kattığı tertemiz beldelerimizden birisi. Pınar, koskoca çınarına hayat bahşetmiş. Ulu çınarlar gövdelerini arşa doğru uzatıyor. Dallarını ve kollarını göklere doğru açmış dua dua yükseliyor. Üzerine konan nazlı kuşların cıvıldaşan nağmeleriyle altında oturanların gönüllerini okşuyor. Buz gibi sular, hayma gibi çınar ve cıvıldaşan kuşlar bu köye apayrı bir renk katıyor. Düğünler, nişanlar, mevlitler, bayramlaşmalar gibi tüm sosyal ve kültürel etkinlikler bu mekanlarda yapılıyor.

Taşoluk’un 160 yıla yaklaşan bir geçmişi var. Aslen Osmaniye’li olan Abdurrahman Koca bir kız kaçırma olayı yüzünden Akarca’ya, oradan da bu köye yerleşiyor. Mustelli, Hacı Abdur, Hacı Mehmet ve Musa ağa isimli dört oğlundan bu köy çoğalıyor. Köyün hepsi bir kökten meydana geliyor. Onun için akrabalık bağı ve tutkunluk kuvvetli oluyor. Ulaşlı-dağ kültürünün hakim olduğu Taşoluk’ta gelenek ve göreneklere oldukça sahip çıkıldığı görülüyor.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.