KIRIKHAN CHP” İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ” « Kırıkhan Olay Gazetesi-Hatay'da Hızlı doğru tarafsız haberciliğin merkezi

22 Aralık 2024 - 15:36

KIRIKHAN CHP” İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ”

KIRIKHAN CHP” İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ”
Son Güncelleme :

19 Haziran 2021 - 10:58

Kırıkhan CHP Kadın Kolları  Başkanı  Belgin Balkız Ağca, bütün engellemelere karşın   istanbul sözleşmesinden vazgeçmediklerini   dile getirdi.

Ağca konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı :Bugün İstanbul Maltepe Sahil Miting Alanı’nda “İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz” mitingi yapılıyor. Günlerdir İstanbul Valiliği’nden beklenen izinyazısı, nihayet 17 Haziran akşamı çıkabildi, ancak miting 1000 kişinin katılımı ilesınırlandırıldı.
Maltepe’de en az 2 milyon kişilik alanın sadece 1000 kişi ile sınırlandırılması,kadınlardan korktuklarını gösteriyor. “Kotalar Bize Dar” diyerek yola çıkan Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, “Sayılar Bize Dar” diyoruz veTürkiye’nin her noktasından sesimizi yükseltiyoruz:İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ!
İstanbul’da toplanan kız kardeşlerimizle dayanışma içerisindeyiz. Bu amaçla,Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak 81 ilde eş zamanlı basın açıklamasıyapıyoruz.
Değerli Basın Mensupları,
Biz kadınlar, kazanılmış haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Tek adam rejiminin 20 Mart 2021 tarihinde, gece yarısı açıkladığı İstanbulSözleşmesi’nin fesih kararını tanımıyoruz, tanımayacağız.Bizler, bu hukuksuz kararının iptali için Danıştay’a başvuruda bulunduk.Yürütmenin durdurulması kararını beklerken, 30 Nisan 2021’de ResmiGazete’de, ikinci bir Cumhurbaşkanı kararı yayımlandı. Kararda, İstanbulSözleşmesi’nin fesih tarihinin 1 Temmuz olduğu belirtildi. Bu karar, açıkçayargıya talimat niteliğindedir. Nitekim Danıştay, 1 Haziran 2021 tarihinde
açtığımız davaya yönelik, “idarenin savunması alındıktan sonra incelemegerektiğine” hükmetti. Kadınlar için hayati öneme sahip İstanbul Sözleşmesikonusunda Danıştay’ın savunma almak için bile iki ay beklediği böylece ortayaçıkmış oldu.
İstanbul seçimlerinin tekrar edilmesine ve referandumda mühürsüz oy pusulalarının kabul edilmesine “evet” diyen dönemin Yüksek Seçim Kurulu üyesi, bugünün Danıştay Başkanı Zeki Yiğit’e sesleniyoruz:İstanbul Sözleşmesi’nin feshine ilişkin tek cümlelik kararda ne bir gerekçe, ne debir açıklama bulunuyor. 1 Temmuz’a sayılı günler kaldı. Acilen hukukun üstünlüğünü gösteren bir karar alın! Meclis’teki tüm partilerin oybirliğiylekanunlaşan İstanbul Sözleşmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin iradesi yok sayılarak feshedilemez. Anayasa’ya açıkça aykırı olan bu kararı derhal iptal edin.Danıştay bu hukuksuzluğa “Dur!” demek için daha neyi bekliyor?Kadınlar her gün katledilirken, şiddete uğrarken, böylesine önemli bir davayı rutin bir dava gibi ele alamazsınız. İnsan haklarıyla ilgili bir davada, her dakika çok değerlidir. Siz ise, 63 gün sonra ancak savunma istemeye karar verebildiniz. 1Temmuz geçtikten sonra, karar verseniz ne olacak? Üstelik bu karar hukukaaykırılık yönünde olursa, uluslararası bir skandala imza atmış olacaksınız. Davayıyürütüş şeklinizden, talimata boyun eğdiğiniz anlaşılıyor.Bir çağrı da Venedik Komisyonu’na yapıyoruz: Fesih kararının yürürlüğe girmesiiçin açıklanan 1 Temmuz tarihi ertelenmelidir. Çünkü Türkiye’de tek adam rejiminin talimatı ile işleyen hukuk sistemi ağır ve hantal! Danıştay’a yaptığımız
başvuru henüz sonuçlanmadı. Savunma için iki ay bekleyen Danıştay’ın, fesih kararı yürürlüğe girene kadar karar mekanizmasını çalıştırmayacağı görülüyor. Bu nedenle, fesih kararının yürürlüğe giriş tarihi iç hukuk yolları tükenene kadar ertelenmelidir.
Değerli Basın Mensupları,
İmza tarihinde İstanbul Sözleşmesi’ni yere göğe sığdıramayan dönemin Başbakanı, bugün sözleşmeyle ilgili karalama kampanyaları yürütüyor. Oysakierkek şiddetini ve çocuk istismarını önlemek, herkesi şiddete karşı korumak, şiddet faillerini yargılamak, devletin anayasal yükümlülüğüdür. Bu yükümlülükten kaçamazsınız! Biz, icracı bir konumda olmamamıza rağmen, sözleşmenin gereklerinden birini hayata geçirdik ve YaşamHak projemizi başlattık. Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak, kadına yönelik şiddeti durdurmak ve İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatmak amacıyla, Genel Merkezi’mizde 7/24 faaliyet gösteren bir çağrı merkezi kurduk. 444 82 85 numaralı hattımız kanalıyla şiddet mağduru kadınlara, istismara uğrayan çocuklara ve ailelerine, 81 ilde hizmet veriyoruz. Barolarla imzaladığımız protokoller çerçevesinde ücretsiz hukuki destek sunuyoruz. PDR ile imzaladığımız protokol çerçevesinde, ücretsiz psikolojik rehberlik hizmeti
veriyoruz. Ayrıca bazı illerde iş ve eğitim desteği sunuyoruz. Sosyal Güvenlik Mevzuatı, İş Kanunu ve Vergi Mevzuatı hakkında da bilgilendirme hizmeti verdiğimiz iller bulunuyor. Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin olduğu yerlerde, şiddet gören kadınların barınma ihtiyacını karşılıyoruz. Sözleşmenin fesih kararının ardından, Yaşam Hak otobüsümüzle yollara çıktık.
Türkiye’yi adım adım gezerek kadınlara haklarını ve İstanbul Sözleşmesi’nden neden vazgeçmediğimizi anlatıyoruz. Gittiğimiz her yerde, şiddet mağduru kadınlarla buluşuyor ve ülkemizdeki kadınların yaşadığı şiddetin tolere edilemez olduğunu görüyoruz. Şu da bilinmelidir ki; İstanbul Sözleşmesi hukuksuz bir şekilde fesih edilecek
olursa, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bize verdiği bir söz var:
İktidara geldiğimizde, ilk bir hafta içinde Sözleşmeyi tekrar yürürlüğe koyacak adımları atacağız.
Kimse biz kadınların örgütlü gücünü hafife almasın. Mücadelemiz 1 Temmuz’a kadarki sıkışık zaman dilimi ile sınırlı değil. 1 Temmuz’dan sonra da mücadelemiz devam edecek.
Sözümüz açık, kararımız net: İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz!
Türkiye’nin her ilinde tek ses olarak haykırıyoruz:
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN DEĞİL, ÖNÜMÜZDEN ÇEKİLİN!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz! Yaşasın Kadın Dayanışması!

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.