Dünkünün Devamı
Çaylı’dan Mehmet Can 13.09.1986 tarihinde şunları anlatıyor:
ERMENİLERİN KAÇIRDIĞI İKİ TÜRK KIZI
“Dörtyol’u düşmanlar istila edince halk Büyük Çaylı’ya, Erzin ve köylerine kaçmaya başlamıştı. Fransız ve Ermenilerin girmediği her yerde halk sabahlara kadar köşe başlarında nöbet tutuyorlardı. Kaçkaç’ta Fran sız ve Ermenilerin zulmünden korkan halk canının derdine düşmüştü. İşte Çaylı’da nöbet tutulmayan bir mahalleye Ermeniler Fransızlarla beraber baskın yaptılar. Seydi Beylerin Hüseyin Çavuş’un iki bacısını (15 yaşlarındaki Hatice ile Zeynep), bir de Mahmut Kurt’un 70 yaşlarındaki annesini ve 10 yaşlarındaki iki oğlan çocuğunu (Emminin oğlu Nuri ile Abdullah Emminin oğlu) esir alınarak yaşlı kadın ve iki Türk çocuğu işkence yapılarak öldürülür. İki Türk kızı ise Ermeniler tarafından zorla kaçırılmıştır.
Hassa’dan Göğ Halil adlı bir Türk kaçakçılık yaparken Halep’e alış-verişe gider. Halep’de (Sonradan bir Ermeni olduğunu anlayan) bir dükkândan alış-veriş yapar. Malı yetmeyince dükkâncının evine mal almaya giderler. Evin kadını konuşmalarından adamın Türk olduğunu anlayınca sorar: “Nerelisiniz?” adam “Hassa’lı” olduğunu söyler. Kadın da Dörtyol’un Çaylı köyünden olduğunu, Ermeniler tarafından zorla kaçırılarak karı yapıldığını, yedi çocuğu olduğunu ve bu Ermeni’den kurtulmak istediğini adama söyler ve yalvarır: “Ne olur beni bu adamın elinden kurtar, Türkiye’ye kaçır” der. Hassa’lı ise bana mal vermezler, bir daha Halep’e sokmazlar diye kadını kurtarmaya cesaret edemez.” (s. 54, 55)
PAYAS BASKINI VE KARA HASAN PAŞA’NIN HASSA-KIRIKHAN TARAFINDAKİ FAALİYETLERİ
“Fransızların Hassa ilçesine bağlı Meydan-ı Ekbez köyünde bir hastahanesi ve hastaneyi muhafaza eden bir müfrezesi vardı.
Köy ve kasaba Kara Hasan Paşa’nın çetesinin çevirdiği bölge içerisinde ve yolu üzerinde bulunuyordu.
Köyün ve Hassa ilçesinin ele geçirilmesi, güvenlik bakımından önemli idi. Hasan Paşa, Hassa civarındaki Şıhlı ve Tiyek köylerindeki Kuvayi Milliye müfrezesiyle birleşerek savaşlara girişti. 6 Mart 1920’de burada şiddetli çarpışmalar oldu. Günlerce süren savaştan sonra bu ilçemiz de, düşmandan geri alındı ve burada milli hükümet adına idare kuruldu. Fransızların buraya gönderdikleri takviye kıtaları da perişan bir durumda kaçtılar.
Diğer taraftan Fransız harp gemisi, Dörtyol’un 3 km batısında ve denize yakın bir yerde bulunan Çaylı köyünü bombardıman etti. Köy halkı Kuzuculu ve Örencik köylerine sığındılar. Bölgenin yardımına koşmak lüzumunu hisseden Kara Hasan Paşa, Hassa’dan Kuzuculu köyüne geldi.” (s. 81) (Kurtuluş Savaşında Doğu Kilikya Olayları, s. 101, 102)
Çağlalık köyünden 72 yaşındaki Ali Kılınç’ın 03.07.1986 tarihinde anlattıkları şöyle:
İŞKENCE YAPILAN ÇETECİ
“Çağlalık köyünden Mehmet Kılıç (Kara Mehmet) ile Osman Tanrıverdi (Ahraz Osman) Fındık yaylasında iken öteyüz Hassa tarafındaki köylere üzüm, pekmez almak için giderken Mığır’ın Softalar Pınarı mevkiinde pusu kurmuş olan Fransız ve Ermeniler tarafından yolları kesilir. Sorarlar,
– Söyleyin bakalım, çeteler nerede?
Köylüler korkarlar. Hemen bir yalan söylerler.
Mehmet Kılıç-Hasan Paşa’nın çetesi Göğtepe yaylasına geldiklerini duyduk der. Fransızlar ve Ermeniler Paşa adını duyunca çok kızarlar.
– Kara Hasan’a “Paşa” adını siz mi verdiniz, diye adamları yaktıkları ateş içine iterler. Ayakları yandıkça bir o tarafa, bir bu tarafa karşılıklı ve kahkahalarla itip dururlar. İyice yorulup ve kendilerinden geçene kadar eziyet ve işkence yaparlar. Söğüt’e kadar götürüp, orada serbest bırakırlar.” (s. 99)
Birinci Dünya Savaşı sonunda Türk milleti de yenilmiş sayılınca, 11 Aralık 1918’de Dörtyol ilçesi de düşmanlar tarafından işgal edildi. İngiliz ve Fransızlarla geri dönen Ermeniler, Türklerden zulüm ve işkencelerle intikam almaya başlamıştı. Ermeniler, iki Ermeni’yi dövdü diye Kurtkulağı’nda Kara Hasan’ın kardeşi Mustafa’yı yakalayıp, işkence yaparak öldürürler. Bu olay üzerine Kara Hasan kardeşinin intikamını almak üzere güçlü bir çete kurar. Bu çetenin içinde Hassa’dan da insanlar vardır. Bu çete Fransız ve Ermenilere baskın yapar. Kardeşinin intikamını almaya başlar ve kısa zamanda ünü her tarafa yayılır. Dörtyol, Yumurtalık, Osmaniye, Ceyhan, Hassa, Erzin, Payas ve Nur dağlarında hâkimiyet ve disiplin kurar.Herkes tarafından sevilir ve sayılır bir konuma gelir. Kara Hasan’a “Paşa” unvanı verilince ismi düşmanın dilinden düşmez olmuştu. Çetesi ile her yere yetişen, halkın malını, canını ve namusunu koruyan bir halk kahramanı olmuştur. Milli Mücadelede bölgemizin en büyük kahramanı olan Kara Hasan Paşa, Atatürk tarafından da sevilmiş ve takdir edilmiştir. Kara Hasan Paşa’ya Atatürk tarafından geniş arazi verilerek ödüllendirilmiştir. Soyadı kanunu çıkınca ÇETİN soyadını almıştır. Çetelikten sonra sade bir vatandaş olarak yaşamayı sürdürmüştür. 1891 yılında Dörtyol’un Küçük Çaylı köyünde doğmuş, 17.07.1936 tarihinde vefat etmiştir.
KARA HASAN PAŞA ÇETESİ
“1- Kara Hasan Paşa
2- Ali Ağa
3- Ahmet Ağa
4- Selim Çavuş
5- Halil Çavuş
6- Mehmet Çavuş
7- Omar Fakı Ali
8- Çambeğ Musa
9- Beyinoğlu Ahmet
10- Beyinoğlu Ali (Kara Hasan Paşa’nın berberi)
11- Hacı Bekir
12- Sarı Ali
13- Küçük Hasan
14- Faruk
15- Hakkınınoğlu Mansur
16- Hüseyin Barutçu
17- Muhtar İsmail
18- Vehbi Yıldız
19- Seydi Uz (RabatlıSeydi)
20- Gavur (Müslüman) Hacı
21- Bağdatlı Ahmet Çavuş
22- Kara Mustafa
23- Mustafa Tekin
24- Mustafa Karahan
25- Yusuf Karahan
26- Ahmet İnan
27- Bekiroğlu Mustafa Değer
28- Deli Mustafa Ağa
29- Muhacir Ahmet
30- Hasan Çavuş
31- Mehmet Ali
32- Mecit
33- Hamdi
34- İbrahim Demirel
35- Mehmet Efendi
36- Acarbacının oğlu Deli Ağa
37- Asker Osman
38- Çolakların Koca Oğlan
39- Papanınoğlu Mustafa
40- Hızırınoğlu İbrahim
41- Mercaoğlu Kara Mehmet ve Ökkeş
42- Ağbez’denFadıkların Ahmet Ağa
43- Gölpınarlı Deli Ökkeş
44- Çolak Mustafa
45- Dönenin oğlu Mehmet
46- Söğüt’ten Ceridinoğlu Süleyman
47- Çukurovalı Murat
48- Karafakılı Hasan
49- Cebelli Tatoğlu Ahmet Koca
50- CebelliMıstık
51- Mehmet Kara
52- Faruk Kıymacı
53- Hasan Kıymacı
54- Çerkez Ahmet
55- Ali Gün
56- Daştan Kaya
57- Feyzüllah Aydın
58- Hüseyin Çavuş (Süllüoğlu)
59- H. Hüseyin Eker
60- Ömer Hocanınoğlu Mehmet” (s. 104, 105)